Meme kanseri tüm dünyada 40 yaş altında daha sık görülüyor. Bizim ülkemizde 40 yaş altı meme kanseri oranı yaklaşık % 20. Bu oran ABD'de % 5.
- Cerrahi biyopsi artık yapılmamalı. Hastalara birinci tercih tru cut (kalın iğne ile) biyopsi yapılıp tanı kanıtlanmalı. Cerrahi olarak tümörün TANI AMAÇLI çıkartıldığı hastalar, bilahare tedavide kullanılan bazı yeni gelişmelerden istifade etme şansını yitiriyorlar.
- Hastalığa yakalanma açısından yüksek riskli olduğu genetik testler veya yapılan KALIN iğne biyopsileri ile tespit edilmiş vakalarda, önleyici mastektomi ve aynı seansta yeni meme yapılması tüm dünyada yaygınlaşmakta ve bu riskli grupların meme kanserine yakalanma ve ölüm oranını sıfırlamaktadır. Ayrıca iki taraflı silikon ile yapılan yeni memelerin kozmetik sonucu mükemmeldir.
- Hastaların dokularına maksimum saygı gösterilmesi, gereksiz organ (meme) alımını en aza indirmek için tüm teknolojik yolların zorlanması, bunun için ameliyat öncesi cerrahi planlamada MR görüntüleme, PET-BT gibi en son modalitelerin devreye sokulmasının önemi tartışılmıştır.
- Koltukaltı ameliyatlarını çok azalttığını bildiğimiz (neredeyse % 70-80), nöbetçi lenf bezi biyopsisi uygulamasının çok yararlı bir yenilik olduğu konuşuldu. Nöbetçi lenf bezi negatif olan hastaların koltukaltı lenflerini çıkarmaya gerek kalmadığından, hastanın meme kanseri ameliyatını takiben 1 (BİR) gün içinde taburcu olması mümkün.
Bunlar kongrede tartışılan ve üzerinde fikir birliği oluşan güzel gelişmeler.
Antalya'dan selam ve sevgiler
Op. Dr. Hamdi Koçer